Subat yazıları ~18~

Meydan okuma yazısı 18 .gün.  Blogunda her ay düzenli yazacağın bir seri başlat demiş sevgili Ezgi. Aynı azimle devam edebilirmiyim bilmiyorum ama işte ilk yazım. Sanırım çok daginigim tek konuya odaklanmak ta zorlanıyorum. Bugün bir bebek yeleği açıklaması ile başlayayım devamı nasıl gelir bilmem.

Ipim kartopu Jersey. Şiş 5 numara. 

68 ilmek başlıyoruz. 3 sıra haroşa örüyoruz.

Harosanin son sırasında 2 düz bir kes bir dola başlayıp 1 düz 1 kes 1 dola şeklinde sıra sonuna geldik dönüşte hepsini düz ördük yakada sonradan zincir örüp geçireceğimiz delikler oluştu. Sonra ki sırada ayırma işlemini yapıyoruz. 14 düz bir dola (ipi şişe ormeden almak demek ) 2 düz 1 dola 8 düz 1 dola 2 düz 1 dola 16 düz 1 dola

2 düz 1 dola 8 düz 1dola 2 düz 1 dola 14 düz  ördüm  onlerden 6 sar ilmek haraşo olacak. Haraşo dışında ki kısımları ters örüyoruz..

3 sırada yine düz başladık 1 dola 2 düz yaptığımız kısımlarda 1 dola 4 düz yapacağız. Böylece delikli kısımlar yanlara doğru açılmış olacak fotoğrafta görülüyor .bu şekilde kol ayrımına kadar 15 deligimiz olacak alt alta. Ip kalın biraz o yüzden 15 ıp ince olsaydı daha fazla artirmamiz gerekecekti. Kolları ayırmak için kol kısımlarına 3 er sıra haraşo örüp kol ağızlarını kapatıyoruz. Örgüye önler haraşo kalan kısımlar düz olarak devam ediyoruz . kol ayrimindan sonra bir karış orsek yetiyor beden kısmına. Tabi düğme deliği açmayı unutmayalım .her 10 haraşo disinde bir delik yaptım ben. 

Ne yazacağıma karar vermediğim için aşamaları fotograflamadim acemiligime geldi. Bir daha ki yazılarımda tariflerimi bol fotoğraflı hazırlayayım. 

Kolay gelsin. 

Yelekler, tartılar

Bu aralar ailecek yelek örüyoruz. Ayıcıklı ve yeşil benim ördüklerim, mavi beyaz desenli kayınvalidemden ve pudra pembe görümcemden. Yakın akrabalarda doğan bebekler sağlıkla giysinler.


Tartıyla aramız bir iyi bir kötü bir aşağı bir yukarı. ..bakalım bu cuma ne göreceğim.

Ve tabi ki yeni bir örgü ,yine kapüşonlu hırka örüyorum henüz doğmamış bir kız çocuğu için.

posted from Bloggeroid

Kahve kokusu

Günlerden pazartesi mevsim bahar hava yağmurlumsu bulutlu. Klasik pazartesi sendromu #pazartesi #sendrom #kahve #ben

Kitabı uzun zaman önce almıştım yeni okuyorum. İlk defa okuduğum bir yazar. Biraz ismine kandım birazda kapakta yazan söze aldandım. Ama güzel bir kitap, deneme türünde yazılmış ben beğendim ,huzur veren hoş bir sadeliği var diyebilirim.
"Akıl ve kalp dağınıklığınızı suya vereceğiniz bir kitap..."

Kahve her zaman her yerde mis kokulu sade vede taze olmalı.

posted from Bloggeroid

.....

Bazen hüzün bazen neşe hayat sürprizlerle dolu.

Yeni dünyaya gelen hayatlar bir tarafta kimi erken kimi yaşlanmıştı dediğimiz ama hep erkenmiş gibi gelen ölümler. ..

posted from Bloggeroid

Ben, kilolarım, kankam

Yazmayalı olmuş yine bir hayli. Hep diyorum ki sık sık yazayım ama ne mümkün illaki uzak kalmak zorunda kalıyorum blogumdan.
Aldığım kiloları verme çabasındayım bu aralar.

İyi gidiyor şimdilik.

Geçtiğimiz haftalarda kankam geldi Kocaeli'den. Ne çok özlemişim meğer. Hatta şu andada mesajlaşıyoruz bir yandan. Eşiyle geldiler gezdik tozduk yemekler çaylar.. kahveyi ben içiyorum kendisi pek sevmez kahveyi, çayıda çok açık içer.

Bu şirin yelekten bir tane daha ördüm ikiz bebişlere hediye gidecek nasipse.

Fotoğraf eklerken seçim yapmakta zorlandım ne çok şey örmüşüm ama blogcuğuma yazmamışım. Neyse artık yarın öbür gün yazar eklerim fotoğrafları. Hadi özleyin beni anacıııımmmm :))

Son durum

Benim elimdeki yünleri bitirme etkinliğim yünleri paylaşma etkinliği ve yeni yünler alma etkinliği şeklinde devam ediyor. Kayınvalidem kendine yelek örecekmiş mavi kırçıllı yünleri ona verdim görümceciğim arkadaşının ikiz bebekleri için yelek örecekti iki tane bebe yünü verdim. Benim için iyi oldu. Kuzuşumun süveteri için zaten yün almıştım, tabii bitti süveterde bu arada.

Yeğenim panço görmüş beğenmiş hala örermisin demiş örmezmiyim ,hemen üç yumak nako vals alıverdim.

Bende durum vahim, iflah olmaz şekilde yola devam. Eh napalım tek derdimiz yünler olsun dimi ama :)

posted from Bloggeroid

Bebek yeleği ve kitap

Instagram fotoğraflarımdan bir tanesi. Bu şirin yelek bitti birkaç gün önce. Artık kış kendini göstermeye başladı, akşamları pijama kalın çorap giyip ayaklarımı uzatıp çayımı yudumlarken örgü örüp arada facebooktu instagramdı bir bakayım halleri başladı nihayet.


Bu yelekte çok şirin oldu. Henüz bir sahibesi yok. Artık kime nasip olursa...


Tabiki kitapta okumak lazım. Bu kitabı aldıktan sonra hemen okuyamamıştım. Derince'deyken birkaç arkadaşım okudular benden önce. Bir arkadaşımın kuzusu gazete kağıtlarına cin aliler çizmiş ve sanırım kreş çalışması için şiir yazmışlar. Kitabı okumak için açtım ve karşıma çıkan manzara hüzünlendirdi beni, burnumun direği sızladı ve en son gülümsedim...

posted from Bloggeroid

Bu bayram biz

Biz bayramda köye gittiydik. Kurbanıda orda kestik Allah kabul etsin inşallah. Bende arada yatak örtüsünü örmeye devam ettim.


Arada bir kahve keyfi yaptım.



Aslında annemin eski kahve fincanlarıyla türk kahvemizide yudumladık ama ben genelde yaptığım gibi fotoğraf çekmeyi unuttum yada şöyle diyeyim o anki sohbet muhabbet aklımın ucundan geçmedi fotoğraf çekmek.

posted from Bloggeroid

Bebek yeleği

Biz küçükken hazır giyim fazla yoktu. Ben şanslı bir çocuktum annem terzi olduğu için. Istedigim giysiyi seçerdim annem dikerdi yada örerdi. Bir bayramda yine elbise dikecek bana, ayakkabı ve çorap alınacak. İlçedeki tek kumaşçıya gittik ve o da ne iki tane kırmızı elbise getirmişler, tam bana göre. Ben dururmuyum başladım annemi çekiştirmeye anne alalım anne alalım. Annem baktı kumaşı naylon. Üstelik onun yerine iki elbiselik kumaş alınabilir. Ama ben çocuğum, satıcı tanıdık ikisinide götür abla deneyin diyor. Eve götürdük denedik annem beni ikna etmeye çalışıyor ama ne mümkün. Rahmetli babam alalım dedi ve ben o bayram ilk defa hazır elbise giydim, mutluyum...elbise naylon yakıyor kaşındırıyor ama olsun ben mutluyum... Çocuk olmak ne demek o zaman bilmiyordum 7-8 yaşındaydım sanırım. Ama annem babam biliyorlardı çocuk olmanın ne demek olduğunu. ..

posted from Bloggeroid

Pinnertest ve örgü

Bugün pinnertest diyetisyenimle görüştüm. Aşağı yukarı bildiklerimi söyledi ama bilmediğim gıda intoleransının iyileşebileceği ve bununda belirtilen sürelerde kırmızı sütundaki gıdaları tüketmemekle mümkün olduğu. Birde maya deyince aklıma yanlızca ekmek gelmemesi gerektiğini öğrendim :))

Yine elimdeki ipleri bitirmek için uğraşmaya devam. En kolay bebek yeleği örmek galiba ve tabiki en zevkli örgü bebekler için örüleni. Sahibi belli olmasada bir bebeğin giydiğini hayal etmenin mutluluğu paha biçilemez :))

posted from Bloggeroid

3. Gün ve bebek yeleği

Bugün 3. gün ve yine başarılı geçti. Pazartesi sabah 69.1 kg idim bu sabah 68.6 kg. Kendimi nasıl hissediyorum henüz bilemiyorum sanırım her zaman ki gibiyim. Diğer gıdalar için birşey diyemem ama elma aklıma gelince ağzım sulanıyor. Eh napalım bunuda atlatıcam o kadar para verdim teste dimi ama.
Bugün ve yarın pirinç detoksu yapıyorum. Malum kadınlar kulübünde zayıflama grubumuz var bir süredir izinliydim listede değilim bu cuma listeye dönmek istiyorum vermem gereken 5 kilom kaldı ve artık kilomu verip mezun olmak istiyorum.

Fotoğrafsız yazı yazmaktan hoşlanmıyorum malum, konuyla alakalı olmasada yeni bitirdiğim fırfırlı yeleği paylaşayım dedim o yüzden.


Rengi toz pembe çokta güzel oldu. Gelecekteki sahibesi iyi günlerde giysin inşallah.

posted from Bloggeroid

Bebek yeleği

Nar kırmızısı bebek yeleği ördüm. ..

Posted via Blogaway

Bir yelek bir yürüyüş

Yine yeni bir bebek yeleği örüyorum. Bu defa nar çiçeği kırmızı. Kime nasip olur bilmem. Yeni sahibesi sağlıcakla giysin.
Ve diğer resimler yürüyüş hatırası. Biraz karanlık çıkmış ama napiim fotoğraf ustası değilim ki :))

Posted via Blogaway

eskilerden...

Yeni örgüler var ördüğüm elimde tabikide ama onlar bitene kadar eskileri ekliyim dedim.Tabi bir hışımla siliverdiğim önceki blogumda vardı bu ördüklerim,burdada olsun.Neyseki pc deki resimleri silmiyorum gerçi silsemde geri dönüşüm kutusu var..Keşke herşeyin geri dönüşüm kutusu olsada geri yükleyebilsek hayatımıza...